MÜBADELEDE GELENLERE AİT EVRAKLAR / Sertaç CİHAN

Sayın Sertaç CİHAN'ın mübadele konulu tüm yazılarına şu bağlantıdan erişebilirsiniz: http://serhira.blogspot.com.tr/search/label/M%C3%9CBADELE 
 

Eski yazılarımı okuyanlar bilir.. Ben aile büyüklerimi araştırmaya başladığımda elimde hiçbir belge yoktu. Zaten  ailem de;  sessizlik yemini etmiş gibi konuşmuyordu. Sadece biz Selanikliyiz. Bizimkiler Selanik'ten gelmişler diyorlar. Başka da hiçbir şey söylemiyorlardı. 1. kuşak mübadil olan Dedemler ve Büyük annemler sırları ile birlikte çoktan toprak olup göçüp gitmişlerdi. Anlaşılan çok acılar çektikleri için sessiz kalmayı tercih ediyorlardı. Yaprak gibi savrulmuşlar, mübadelenin ne demek olduğunu bile anlayamadan vatan bildikleri evlerinden yurtlarından, bilmedikleri bir başka yere gönderilmişlerdi.


Şimdi düşünüyorum da birçok insan  için sil baştan bir hayat... Ne kadar zor.. İnsan için ne önemlidir? Ailesi, evi, eşyaları, hayvanları, tarlası, elleriyle diktiği ağaçları, emek verdiği mahsulleri, mezarları, geçmişleri... Bunların hepsini bir anda bırak ve sersefil bir halde yollara düş.. Balkan savaşlarından zaten yeni ve yenik olarak çıkmışsın. Bir yığın acı çekmişsin. Birdenbire hopp Türkiye'ye.... Bir de vatan değiştir.

Yine de iyi adapte olmuşlar diye düşünüyorum zaman zaman... Bu durumu da Türklerin göçebe olmalarına bağlıyorum. 600 yıllık bir imparatorluk çökerken böyle acılar yaşanması da olağan tabii ki.. Buna da söyleyecek bir şey yok..


Ananemin babası İzzet Dede ve ailesine ait olan Tasfiye Talepnamesi

Neyse uzatmayayım konuyu.... Bizimkileri araştırmaya başladığımda ilk olarak Devlet Arşivlerinin Cumhuriyet arşivleri bölümünden aile içinde dilden dile aktarılan lakapları, köyleri, anne-baba adları ile araştırma yapmaya başladım. Acaba hangisi bizimkiler diye... Dayım, annem, teyzem, halam, yengeler, köydeki yaşlılar sürekli telefonda görüşüp, konuşmaları birbirine ekleyerek puzzle yapar gibi günlerce araştırma yaptım.
Sonucunda bizimkilerin tasfiye talepnamelerine ulaştım.


Annemin babası Haydar Dede'ye ait tasfiye talepnamesi

Bu arada bu tasfiye talepnamesinde ilginç olan ne biliyor musunuz? Haydar Dede mübadele olduğunda hem öksüz, hem yetim, hem de reşit değil.. Kimsesi olmadığı için yanında bir kadın ile birlikte Türkiye'ye gönderilmiş. Aile de kimse o bayanı tanımıyor ama Derin kuyu muhtarlığına ait belgelerde o annesi olarak kayıtlı gözüküyor. Ama annesi değil... İşte böyle durumlar söz konusu... Parçalanmış aileler... kim, nerede, nasıl bilinmiyor.

Dikkatinizi çekti mi bilmiyorum. En üstteki İzzet Dede'ye ait tasfiye talepnamesinde "ücretsiz seyahat" yazıyor. Ama altta ki Haydar Dede'ye ait olan talepnamede "ücretli seyahat" yazıyor. Neye göre böyle bir ayrım yapmışlar acaba?



Tasfiye talepnamesinin ilk sayfasının Türkçe tercümesi

Bize birçok bilgi veriyor. Tam olarak nerede yaşadığını yani memleketini (onların izlerini nerede aramamız gerektiğini), mesleğini, babasının ismini.... Nur içinde yatsın babam babasına bazen peder bey diye hitap ederdi.. Bize farklı gelmezdi ama aramızda yabancı birileri olduğunda bu hitap şekli onlara çok garip gelirdi.... Bakışlarından anlardık :))




Yukarıdaki 4. sayfa

Tarlalarının, kimlerin tarlaları ile  komşu olduğunu, tapularının kimlerin adına olduğunu ve tapularının Balkan Harbinde kayıp olduğunu söylemişler. Ayrıca altın olarak hesabını yapmışlar.



Ambarlarında ne kadar arpa, buğday olduğunu varsa eğer hayvanlarının ne olduğu ve değeri yine altın olarak hesaplanmış.


İşte elime aldığımda beni asıl duygulandıran sayfa....

Daha önceki yazım  BEN MÜBADİL TORUNUYUM-2-'de bahsettiğim Osmanlıca A3 pelür kağıda yazılan, elime almama izin verilen, orada isimlerini, imzalarını parmak izlerini gördüğümde beni duygu seline boğan son sayfa......
Onlarla aramda oluşan somut bir bağ.....



Yukarıda gördüğünüz belge Ananemin babası İzzet Dede'ye ait..Ananem Fatma 13.yaşındaymış.

Muhacir Kayıt Örneği de tasfiye talepnamelerini bulduktan sonra isteyeceğiniz 2. belge....

Gemiden nerede indikleri, kaç kişi geldikleri, kaç yaşında oldukları, nereden gelip nereye yerleştirildikleri belgenin içeriğinde yazılı..... Bu belgeyi elime aldığımda mutluluktan havalara uçmuştum.

Küçük bir dip not eklemek isterim. Yerleştirildikleri köyün adı "Çarşıdere", bizimkilerin geldikleri köyün adı "Cuma", Yetkililer bizimkiler gelince, sanıyorum; unutulmasın diye köyün adını "Çarşı cuma" olarak değiştirmişler. :)




Yukarıda gördüğünüz Muhacir Kayıt Örneği de Babaannemin babası Rüstem Dede'ye ait... Babaannem Necibe'de 15 yaşındaymış. İki aile de Yunanistan'da Kayalar Kazasına bağlı Cuma köyde kapı komşusu iken; Türkiye'ye getirildiklerinde biri "Çorum-Sungurlu-Çarşıdere köyüne", öbür aile ise "Çorum'a" yerleştirilmişler. Böylece komşular,aileler birbirini kaybetmiş.
Bu arada bir parantez açmak isterim. Bizimkiler birbirini kaybetmemişler. Çünkü yerleştirildikleri yeri beğenmediklerinden dolayı hepsi toplanmış, Niğde'ye yerleştirilen diğer dedemin abisi bir gece at arabasına tüm akrabalarını doldurmuş Niğde'ye getirmiş.



Yukarıdaki Muhacir kayıt örneğinde ise Dedemin diğer bir kardeşi Salim Dedelerin ilk yerleştirme de Niğde Hasaköy'e yerleştirildikleri, daha sonra ise 06.03.1928 tarihli emirname ile Adana'ya gönderildiklerini öğrendik.
Böylece yıllarca kulaktan kulağa aktarılan durum belgelenmiş oldu.



Bir diğer belge ise; Türkiye'de yerleştirildikleri yere göre düzenlenen mübadil listeleri.....

Bu arada bu belgelerde çok sağlıklı olarak hazırlanmamış. Çünkü yukarıda mübadil kayıt örneğinde  Rüstem dedenin yerleştirildiği yer Çorum olarak gözüküyor fakat bu listelerde "Çarşıcuma" köyü olarak gözüküyor. Hak vermek lazım tabii o karmaşıklık, o hengame, fakirlik, cahillik her şey üst üste gelmiş..
Bu kadar olduğuna şükretmek lazım.



Şimdi de sırada "İskan Kaydı Talep Formu" var. Ama bu belgeyi alabilmem için adına kayıt istediğim kişilerden birinin varisi olduğumu kanıtlayan verasetnamenin olması gerekiyor. Bu yüzden ananemin babası İzzet dedenin verasetini almak üzere mahkemeye başvurdum. Son duruşma artık 18 Kasım 2014'de.... Umarım verasetnameyi alabilirim. Alabilirsem eğer; bu seferde Devlet Arşivlerine İskan Kaydını almak için başvuracağım. Umarım geçmişini arayan mübadil torunlarına bir nebze olsun faydam olmuştur.

Şimdilik benden bu kadar....

KAYNAK: http://serhira.blogspot.com.tr/2014/11/mubadelede-gelenlere-ait-evraklar.html